İnsanlar Aniden Yok Olsa Dünyada Neler Olur ?

Önerilen Video ▼

İnsanlar Aniden Yok Olsa Dünyada Neler Olur ?

Dünya üzerinde yaşayan tüm insanlar, bir felaketle veya herhangi bir şekilde aniden yok olsaydı ne olurdu ? İnsanlığın arkada bıraktığı yapılar, kalıntılar veya dünyadaki yaşam nasıl bir hale gelirdi ?

Bugüne kadar daha fazla enerji üretebilmek adına dünyanın çeşitli yerlerine kurulan nükleer santrallerde, elektrik enerjisinin eksikliğinden kaynaklı, soğutma sistemleri çalışmayacaktır ve bazı santrallerin devre dışı bırakma sistemlerinin de çalışamayabileceği ihtimali de düşünülürse reaktörlerde aşırı ısınmalar sonucunda patlamalar oluşabilir. Bunun sonucunda, olması ihtimal radyasyon sızıntısının etkisiyle binlerce km² alanda bulunan yaşayan tüm canlı varlıklar yaşamını yitirir ve bu bölgelerin normale dönmesi uzun yıllar alabilirdi.



Dünyanın radyasyon sızıntılarından etkilenmemiş diğer bölgelerinde ise, insanoğlunun yokluğundan faydalanan bazı vahşi hayvanlar, şehirlerde serbesçte dolaşmaya başlarlar. İnsanların geride bıraktığı evcil hayvanların büyük bir kısmı sahipleri olmadan hayatta kalamazdı. Geri kalan kısmı ise vahşi yönlerini keşfetmek zorunda kalırlardı. Sadece insanların işine yaradıkları için sayıları diğer hayvanların sayılarına kıyasla daha fazla olan çiftlik hayvanları, açlıktan vahşileşen köpeklerin ve vahşi yaşamdan gelen diğer hayvanların hedefleri haline gelirlerdi. Bunun sonucunda doğal olarak genellikle yem olurlardı.



İnsanoğlunun yokluğu hayvan nüfusunu olumlu etkilemesinin yanında, bitki nüfusuna da olumlu yönde katkı sağlar. Şehirlerde, bitkilerin özgürce büyümesi sonucunda otluk alanlar genişler, yollar hızla tahrip olur ve 4-5 yıl içinde güneş ışığı alan her yerde kök salmaya başlayan bitkiler büyürdü. Bu bitkiler, insanlığın geride bıraktığı kalıntılar yormaya başlar ve şehirler tanınamaz hale gelirdi.



Aradan geçen onlarca yıl boyunca sıradan bakımları yapılamadığından dolayı otomobil gibi araçlar veya Eyfel Kulesi gibi çelikten yapılmış yapılar zamanla paslanarak metal yığınları haline gelirdi. İnsanoğlunun binlerce yıllık bilgi birikimini barındıran kitaplar, ansiklopediler ve bütün elektronik cihazlar çürüyerek sonsuza kadar yok olurdu.



Birkaç yüzyıl içinde binalar, fiziksel, kimyasal ve doğal etkenler nedeniyle oluşacak hasarlara ve çatlaklara daha fazla dayanamayıp, teker teker yıkılmaya başlardı. Buna rağmen eski çağlara ait Giza Piramidi veya Göbekli Tepe yapıları gibi bazı kalıntılar modern binaların aksine daha sağlam materyallerden inşa edildikleri için bakımsız halde bile birkaç yüzyıl daha fazla dayanmaya devam ederlerdi. Belli bir zaman sonra ise bu durumdan kaynaklı, sanki bu tarih öncesi kalıntılar dünya üzerinde yaşamış en gelişmiş medeniyete ait son yapılarmış gibi görünürlerdi.



Birkaç bin yıl içinde ise insan kültürüne ait bütün kalıntıların yanı sıra plastik veya cam gibi insanların doğada bıraktığı atıklar bile toprağa karışıp yok olurdu. Bütün bu olası radikal değişimler veya insan uygarlığının bir zamanlar var olduğunu ispat edecek kadar bile bir iz bırakmadan yok olabilecek olması, insanlığın dünya üzerine kurduğunu düşündüğü egemenliğin gerçekte ne kadar geçici ve asılsız olduğunu gösterir.