İnsandan İnsana Kafa Nakli
Geçtiğimiz günlerde basında yer alan bir haber tüm dünyada tartışma oluşturdu. Habere göre Rusya'da yaşayan 31 yaşındaki Valery Spiridonov ilk defa gerçekleştirilecek olan insandan insana gerçekleştirilecek, insandan insana kafa nakli için onay vermiş ve gönüllü olmuştu. Kaslerı eriterek ağır ve acılı bir ölüme sebep olan nadir bir hastalığa yakalanan adam, kas sinirlerinin gün geçtikçe erimesi ve yok olması sonucu tekerlekli sandalyeye mahkûm olmuş ve artık kafasından başka vücudunun hiçbir yerini kullanamaz hale gelmişti. Yıllardır kafa nakli ile ilgili çalışmalar yaptığı bilinen ve uzun süredir gönüllü bir hasta arayan İtalyan doktor Sergio Canavero ile temasa geçen Valery Spiridonov çok riskli bir ameliyat olduğunu bildiği halde ölmeden önce sağlıklı bir bedende yaşama şansını değerlendirmek istediğini vurgulayarak: "bu son çarem, ben bilim için kendimi feda etmeye hazırım" dedi ve gönüllü oldu.

İtalyan cerrah Sergio Canavero, kafa nakli operasyonu üzerindeki çalışmaları ile uzun zamandır bilim dünyasında konuşuluyor. Sergio Canavero son olarak Çin'de Harbin Tıp Üniversitesi'nde maymundan maymuna kafa naklini başarılı ile gerçekleştirdiğini iddia etmiş ve maymunun izletisi ile fotoğraflarını dünya kamuoyuyla paylaşmıştı. Nakil işlemi sonucunda herhangi bir nörolojik bir problem olmadığı vurgulanırken, maymunun operasyondan 20 saat sonra etik nedenlerden dolayı öldürüldüğü belirtilmişti. Ayrıca bir fare üstünde de kafa nakli operasyonu başarılı ile gerçekleştirilmiş, bununla ilgili bir izleti de paylaşılmıştı. İzletide, farenin omurilik sinirlerinin bağlanmasıyla birlikte bacaklarını hareket ettirdiği görülmekteydi. Sergio Canavero bilim dergisi New Scientist'de yaptığı açıklamada, maymun ve insan kadavraları üzerinde yapılan deneylerle işlemleri test ettiğini ve insanlar üzerinde de kafa naklini başarıyla gerçekleştirebileceğini söylüyor.
Yine de pek çok bilim insanının intihar olarak nitelendirdiği bu operasyonla ilgili çalışmalar aslında çok eskilere dayanıyor. Kafa nakli daha önceden de köpek, maymun, fare gibi birçok hayvan üzerinde denenmiş ve sonuç hep hüsran olmuştu. II. Dünya Savaşı zamanında Nazilerin ve Rusların, esirler üzerinde bunun deneylerini çok yaptığına dair söylentiler de olmuştu. Sovyet bilim insanı Vladimir Petrovich Demikhov, 1930-1950 yılları arasında köpekten köpeğe kafa nakli operasyonları üzerinde çalışmış ancak başarılı olamamıştı.
Kafa nakliyle ilgili ciddi çalışmalar yapan başka bir bilim insanı da, Case Western Reserve Üniversitesi beyin cerrahisi öğretim görevlisi Dr. Robert J. White. Dr. White, 40 yıldan beri kafa nakli yapılması üzerinde çalışıyor ve bütün bir kafa naklinin gerçekleşebilme ihtimalinin gittikçe daha mümkün hale geldiğine inanılıyor. Dr. White, 1970'lerde bir maymunun kafasını bedeninden ayırıp başka bir maymunun bedenine takmayı başarmıştı. Kafa nakli yapılan bu yeni maymunun bilincini geri kazandığı, araştırmacıları ısırmaya çalıştığı, gözlerini oynattığı ve sekiz gün yaşadıktan sonra akciğer yetmezliğinden öldüğü bildirilmişti.

Kafa nakli operasyonunun eğer başarılı ile sonuçlanırsa, boyundan aşağısı tamamen felçli olan hastaların tedavisinde kullanılabileceği düşünülüyor. İnsan kafası nakli için kilit nokta, omuriliğin başarılı bir şekilde kaynaştırılabilmesi. Ancak bazı araştırmacılarsa omuriliği kusursuz olarak bağlayabilme yönteminin henüz bulunmadığını, bu nedenle nakledilen kafanın bedene bilgi gönderemeyeceğini veya bilgi alamayacağını öne sürmekteler. 2017 yılında hayata geçirilmesi hedeflenen Valery Spiridonov'un ameliyatı için dönor vücudun, beyin ölümü gerçekleşmiş sağlıklı bir kişiden gelmesi gerekiyor. Nakil operasyonunun 36 saat süreceği açıklanırken, ameliyata 150 doktor ve hemşire gireceği belirtiliyot. Kafanın yeni bedene dikilmesinden sonra hasta yaklaşık 1 ay boyunca komada tutulacak ve iddiaya göre bu sürenin ardından Valery Spiridonov, yeni vücudunda yaşamaya başlayacak. Operasyonun maliyet ise yaklaşık 12 milyon dolar.

Kafa naklinin gerçekleştirilmesi halinde bir takım ahlâki ve dini soruları da gündeme getireceği muhakkak. Ahlâki soruların başında; sağlıklı bir kafaya sahip olan bir kişinin, ölü ve yabancı bir beden üzerinde yaşamaya devam etmesine izin verilip, verilmemesi gerektiği gelmekte. Ölen kişinin yakınlarının öldüğünü bildikleri bir kişinin bedeninin aslında hâlâ canlı olduğunu bilmeleri karşısında tepkilerinin en olabileceği... Dini sorulardan bir tanesi de, kişinin kafasının yabancı bir bedene nakledildiğinde zihnine ve ruhuna ne olacağıyla ilgilidir. Yada birinin hayatını sürdürebilmesi amacıyla bile olsa, kafayı bedenden ayrımanın doğru olup olmadığı...
Yapılan yorumlardan da anlaşıldığı gibi böyle bir deneme bile kabul edilebilir görünmüyor. Böyle bir şeyi yapmak çok kolay olsa kafatası avcıları hortlardı.
Bu işlemin dini açıdan (islam) uygunluğu nedir acaba? Dinen kabul görür mü yoksa reddedilir mi tam bir muamma.
Teknoloji, özellikle sağlık alanındaki teknolojilerin gelişmesi çok önemli. Ama bu sanki biraz abartı olmuş gibi geldi bana. Siz ne düşünüyorsunuz bilmiyorum.
Bence böyle bir şey mümkün değil. Nakledilen kadavranın doku uyumu yüzde yüz bile olsa, sinir uyumunun sağlıklı olacağını düşünemiyorum. Adam ağaçtan düşüyor kesilen sinirler uzun yıllar canlanmıyor.
Geçtiğimiz günlerde başka yerde de okumuştum ancak bildiğim kadarıyla ameliyat izni verilmedi, dünya geneli uygulanan bazı uluslararası yasalar çerçevesinde şimdilik böyle bir olayı deneme imkanları yok.
Kafa naklinden sonraki adım sanırım insan klonlama olur. Bunun dini açıdan yorumu nasıl olur acaba merak ediyorum.
İnsandan insana bu naklin yapılması çok ilginç, olası bir durum değil gibi görünüyor. Sonuç olarak çok iyi bir yere varılacağını hiç sanmam. En önemli bölgenin nakli güç olur.
Çok riskli bir şey bu. Böyle bir ameliyatı gerçekleştirmek imkansıza yakın bence. Ayrıca son cümlelerde fazlasıyla karışık olaylar bakımından.
Yok artık. Bu mümkün olabilir mi ki? Yazıyı okuyunca kendimi bilim kurgu filminde gibi hissettim resmen.